Migren testleri, hastaların kendi kendine migren tanısı koyabilmesi için yapılan bir değerlendirme yöntemidir. Bu testler genellikle üç sorudan oluşur. Sorular, kişinin baş ağrılarının ışığa karşı duyarlılık, mide bulantısı ile desteklenip desteklenmediği ve günlük hayatı aksatacak şiddette olup olmadığına odaklanmaktadır. Sorulara pozitif yanıt veren kişilerde migren olma olasılığı yüksektir. Ancak, bu testin pozitif çıkması kesin olarak migren tanısı konulacağı anlamına gelmez; sadece migren olma ihtimalinin yüksek olduğunu gösterir. Aynı şekilde, testin negatif çıkması (tüm yanıtların hayır veya sadece bir yanıtın evet olması) da kişinin migren olmadığını kesin olarak göstermez, fakat migren olma olasılığı düşüktür.

Migren, özellikle hormonların aktif olduğu genç yaşlarda kadınlarda, erkeklere oranla üç kat daha fazla görülmektedir. Bu durum, migrenin östrojen hormonu ile yakından ilişkili olduğunu göstermektedir. Hormon tedavisi alan trans kadınlarda migren sıklığının cis kadınlardaki oranla aynı seviyeye yaklaşması, gebelik ve menopoz sonrası birçok hastada ağrıların ortadan kalkması bu bağlantının kanıtıdır. Yapılan araştırmalar, migrenin felç riskini artıran bir faktör olduğunu da göstermektedir.

Auralı migren, başlamadan önce çeşitli belirtilerle kendini gösterir. Ataktan önce veya ağrının başlangıcındaki beş ile altmış dakika arasında görmede bulanıklık, gözün önünde ışıklı noktalar, çizgiler görme, nadiren konuşmada bozulma, vücudun bir yanında uyuşma, baş dönmesi, çift görme veya güçsüzlük hissi yaşanabilir. Her dört migren vakasından biri auralıdır. Auralı migreni olan bir kadın, doğum kontrol hapı ya da menopozda östrojen hormonu alıyorsa felç riski en az on beş kat artmaktadır. Aynı şekilde, sigara içmek, yüksek tansiyon, aşırı kilo ve yüksek kolesterol de bu riski artıran diğer nedenlerdir. Örneğin, sigara içmek bu riski on kat artırmaktadır. Bu faktörlerin birkaçının bir arada olması durumunda risk on beş katını geçmektedir. İngiltere'de yapılan bir çalışmada, inme geçiren 45 yaş altındaki 291 kadın ve 736 kontrol bireyi üzerinde yapılan bir araştırma, migrenin felci tetikleyen başlı başına bir risk olduğunu ortaya koymuştur. Bu araştırmaya göre, migrenli kadınların geçirdiği felçlerin %40 kadarı migren atağı esnasında görülmektedir. Bu risk özellikle auralı migrende daha belirgindir.

Aurasız migren, doğrudan doğruya baş ağrısı ile başlar. En yaygın görülen migren türüdür ve genellikle diğer belirtiler olmaksızın şiddetli baş ağrısına neden olur.

Auralı migren, görme bulanıklığı, gözlerde kararma veya ışıklar, çizgiler görme gibi ön belirtilerle başlar. Bu tür migren, aurasız migrene göre daha az yaygın olup, belirgin nörolojik belirtilerle kendini gösterir.

Hemiplejik migren, on bin kişiden sadece birinde görülür. Bu tür migren, ağrıdan önce gün boyunca sürebilen güçsüzlük, uyuşma, görmede bozukluk veya konuşma bozukluğu gibi belirtilerle karakterizedir.

Migren testi, migrenin tanısında yardımcı bir araç olabilir, ancak kesin tanı için mutlaka bir sağlık profesyoneline danışılması gerekmektedir. Migren belirtileri ve risk faktörleri hakkında bilinçli olmak, uygun tedavi ve yönetim stratejilerinin belirlenmesinde büyük önem taşır.