Migren, toplumda sık görülen ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen bir nörolojik rahatsızlıktır. Migren tedavisinde kullanılan ilaçlar, hastaların şiddetli baş ağrısı ve buna bağlı diğer semptomlarını önemli ölçüde azaltmada büyük ilerleme sağlamıştır. Ancak, migren ilaçlarının bu etkili ve sürekli tedavi avantajının hastalar tarafından henüz tam olarak bilinmediği veya kabul edilmediği bir gerçektir.

Birçok migren hastası, "Doktora gitsem ne değişecek?" düşüncesiyle hareket edip büyük acılarla yaşamaya devam etmektedir. Ancak, uzman bir nöroloji hekiminin yaptığı ayrıntılı muayene ile migren hastalığının vücuttaki ilerleme derecesi, hastanın vücudunda etkilediği diğer rahatsızlıklar ve birçok bulgu tespit edilebilir. Tespit edilen bu bulgular sonucunda hastaya koruyucu ilaçlar denilen migren ilaçları uygulanmaya başlanır.

Bu ilaçların etki ettiği alan, migren nöbetlerinin gelme sıklığı ve şiddet derecesidir. Migren hastalarından, genellikle geçirdikleri nöbetler sonrasında gittikleri hastanelerde başlarındaki ağrının şiddetini 1 ile 10 arasında bir sayı ile derecelendirmeleri istenir. Söz konusu soruya verilen cevap genellikle 6 üstündeki sayılar olmaktadır. Acil servislerde yapılan bu derecelendirme sonucunda genellikle migren ilaçları içerisinde ağrıyı hemen kesmeye yönelik olarak tercih edilen spesifik ilaçlar kullanılır.

Spesifik ilaçlar, son yıllarda migren tanı ve tedavisinde kaydedilen önemli ilerlemelerin ürünüdür. Vücuda alındığı andan kısa bir süre içerisinde baş ağrılarını kademeli olarak azaltır ve kişiye bir sonraki migren nöbetine kadar ağrılardan uzaklaşma imkanı tanır. Buradan da anlaşılacağı üzere spesifik ilaçlar, geçici çözüm üretmekten daha ileriye gidemeyen migren ilaçlarıdır. Bu yüzden herhangi bir zamanda migren nöbeti geçirip acil servise başvuran hastalardan, kendilerini iyi hissettikleri bir zamanda mutlaka bir hastane polikliniğine giderek, uzman bir doktora muayene olması istenir.

Poliklinik ortamında daha ayrıntılı testler yapılabilme imkanı olduğu için migren rahatsızlığının ilerleme durumu hakkında çok daha ayrıntılı bilgi sahibi olunabilir. Koruyucu ilaçlar denilen migren ilaçları ile hastaya belirli periyotlarla uzun süreli ilaç tedavisi uygulanabilir. İlaç tedavisi sonunda migren nöbetlerinin sıklığında azalmalar görüldüğü ve şiddet derecesinin düşüş eğilimi içinde olduğu istatistiksel verilerle kanıtlanmıştır.

Migren, kişiye yalnızca şiddetli baş ağrıları ve ışıktan rahatsız olma gibi rahatsızlıklar getirmez. Bunun yanında sindirim sisteminde aksamalar olduğundan şikayet eden çok sayıda hasta gözlenmiştir. Bu yüzden migren ilaçları yalnızca belirli bir alan üzerine yoğunlaşmış tek yönlü tedavi araçları değildir. Vücuttaki her bir rahatsızlık belirtisini bitirmeye yönelik çalışmalar ile tedavi uygulanmaktadır.

Migren nöbetlerini geçiştirmede büyük rahatlama sağlayan etkili ilaç gruplarından bir tanesi de "triptan" diye adlandırılan migren ilaçlarıdır. Bu ilaçlar hem kapsül hem sprey olarak piyasada bulunabilir. Kullanım metodu fark etmeksizin bu ilaçlardan herhangi birisini alan kişilerin, 15 - 30 dakika içerisinde migren ağrılarının dindiği gözlenmektedir. 1991 yılından beri ülkemizde bulunan ve hastalar tarafından büyük rağbet gören bu ilaçlar, her yıl yenileşme göstermekte ve ilerleme kaydetmektedir. Migren hastalarının, uzmanların gözetiminde doğru tanı ile kullanacağı ilaçlar, büyük fayda sağlayacaktır.